2025 İlkbahar/Yaz: Podyumda Üçlü Etki

Bu İlkbahar/Yaz sezonu, romantik dokunuşları balerinlerin sahne arkasındaki sade ve güçlü stilleriyle buluşturuyor.

Romantik Dokunuşlar

Bu yıl podyumlarda “modern romantizm” gerçeğiyle karşılaştık.Stella McCartney’in 2025 İlkbahar/Yaz koleksiyonu, romantik tınılarla bezenmişti. Terzilik gücünü net bir şekilde ortaya koyan marka, siluetlerine hacim kazandırarak dikkat çekti. Masmavi gökyüzünden ilham alan koleksiyon; ipek kumaşlar, organzeler ve en çok da köpüksü dokularla romantik siluetleri modern bir yorumla buluşturdu. Romantizme farklı bir yorum getiren bir diğer marka ise Alaïa oldu..Romantizmi zarafetle buluşturan dokular, Alaïa defilesinde fazlasıyla kendini gösterdi. Eteklerde ağırlıklı olarak fırfırlı dokular öne çıkarken, yumuşak ipek karışımlı suni kürk ceketler koleksiyonun dikkat çeken parçaları arasındaydı. En çarpıcı detaylar, şişirilmiş siluetlerde gizliydi.Pastel tonların ve beyazın ön planda olduğu koleksiyon, güçlü bir romantik tavır sergiliyor. Pieter Mulier, Alaïa’nın mirasını koruyarak her defasında çıtayı bir adım daha yukarı taşımayı başarıyor. Tarihten ilham alan romantik yansımaları da 2025 İlkbahar/Yaz podyumlarında görmek mümkün.Tarihsel dokuyu en net yansıtan marka ise Loewe oldu. Kabarık etekler, ilhamını Viktoryen modasına yön veren çember eteklerden alıyor. Sportif detaylarla harmanlanan bu romantik yaklaşım, tarihle günümüz arasında güçlü bir bağ kuruyor.Her sezon romantizmi zarif bir dille anlatan Erdem, bu kez elbiselerinde androjen terzilikten besleniyor. Sezonun güçlü, dramatik ve romantik etkilerini ise Carolina Herrera, Dior ve Valentino gibi markaların koleksiyonlarında da görmek mümkün.Fildişi, pudra pembesi, leylak, adaçayı yeşili ve kırmızının ana ve alt tonları; bu sezon romantizmin öne çıkan renk paletini oluşturuyor.

Soldan sağa Stella McCartney, Alaïa, Loewe

Kaynak: Tagwalk

'Floral' Bir Dans

Baharın habercisi çiçekler, bu sezon yüksek modada yeniden sahnede.Her sezon karşımıza çıkan klişe çiçek desenlerinin aksine; daha narin, nostaljik çiçekler, bambaşka bir hikayeyle ayrı bir trend yaratıyor demek yanlış olmaz. Bu yeni romantik çiçek anlatımını en hızlı benimseyen markalardan biri Prada oldu. Defile açılışını çiçek desenli sade bir elbiseyle yapan marka, çabasız şıklığın en zarif örneğini sundu. Jil Sander ise maskülen stilini çiçek desenleriyle yumuşatarak estetik ve zarif bir dokunuş yakalıyor. Doğallığı merkeze alan stil anlayışıyla Dries Van Noten, çiçekleri zarif bir dille yorumluyor. Chloé, Emilia Wickstead, Erdem ve Versace ise romantik nostaljiyi çiçek desenleriyle harmanlayarak, düşlere kaçan bir yaz atmosferi yaratıyor.

Soldan sağa Prada, Jil Sander, Dries Van Noten

Kaynak: Tagwalk

Kulisten Podyuma: Balletcore

2025 İlkbahar/Yaz sezonunda balletcore, yeni bir versiyonuyla karşımıza çıkıyor. Alışılagelmiş narin dokulu, teatral bakıştan uzaklaşan bu yaklaşım; balerinlerin sahne arkasındaki sportif stillerine odaklanıyor.Romantizmin sembol markası Simone Rocha, pembenin tonlarından oluşan koleksiyonunun merkezine baleyi yerleştiriyor. 80’lerde 8.000 karanfil çiçeğiyle donatılmış bir enstalasyondan ilhamla hazırlanan koleksiyonda; kabarık etekler, ceketler ve gündelik hayata uyarlanmış bale pabuçları öne çıkıyor. Balenin özünü tasarımlarında benimseyen bir diğer marka olan Ferragamo'nın, 2025 İlkbahar/Yaz koleksiyonunda moda ile dans iç içe geçiyor. Saten kurdelelerle ayak bileğine bağlanan ayakkabılar, taytlar, mayolar, asimetrik üstler ve tozluklar, bir balerinin soyunma odasındaki stiline modern bir bakış sunuyor. Cecilie Bahnsen ise sportif tarzda hazırladığı koleksiyonuna Vertical Ballet adını veriyor. Naylon elbiselerin hacimli dokusu, markanın imzası olan kat kat kabarık şifon eteklerle ve spor çantalarla buluşarak balletcore stiline atletik bir yön katıyor.

Soldan sağa Simone Rocha, Ferragamo, Cecilie Bahnsen

Kaynak: Tagwalk